Kalp Kapağı Nedir?
Kalbin odacıkları arasında yada kalp odacıkları ile ana damarlar arasında yer alan, kan akışını kalbin pompalama özelliğine göre düzenleyen kapaklardır. Kalpte dört kapak vardır. Oksijenle yüklü temiz kanın vücuda pompalandığı kalbin sol tarafında aort ve mitral kapaklar, kirli kanın akciğere pompalandığı sağ tarafında triküspit ve pulmoner kapaklar bulunur. Mitral ve triküspit kapakların lifletleri “korda” adı verilen kirişlerle odacıkların duvarlarına tutunmuştur. Aort ve triküspit kapaklar, üç yaprakçıklı; mitral ve pulmoner kapaklar ise iki yaprakçıklıdır.
Kalp Kapaklarının Görevi Nedir?
Kalp pompa görevi için kasıldığı zaman, kalp kapakları açılır ve kanın geçişine izin verir. Kalp atışları arasında hemen kapanarak kanın geri kaçmasına engel olur. Bu normal düzende oluşabilecek bozulma ; kalbin pompa görevini etkin olarak yapmasını engelleyecektir. Kalp kapakları kanın kalpten tüm organlara pompalanmasına aracılık eder.
Kalp Kapak Hastalıkları Nedenleri?
Dünyada tüm ölümlerin %1-2’sini kalp kapak hastalıkları oluşturmaktadır. Son yıllarda yapay kapak teknolojisindeki hızlı gelişmeler sayesinde kalp kapak ameliyatlarında etkin ve kalıcı cerrahi tedavi olanakları geliştirilmiştir.
Kapakların kan geçişine izin verdiği durumlarda, bunu engelleyen ya da kanı tuttuğu durumlarda yetersizlik oluşturan patolojiler, belli bir aşama sonra cerrahi düzeltme gerektirir. Kapakların etrafındaki anulus dokusunda, kapakçıklarda ya da kirişlerde oluşabilecek hasarlar kalp kapak hastalıklarına yol açar.
Hastalık, tek bir kapakta olabildiği gibi birden çok kapakta aynı anda etkilenmiş olabilir. Bu durumda hastalık genellikle bir kapakta başlar ve daha sonra kalbin çalışma prensipleri gereği diğer kapakları da bozar.
Kalp kapak hastalıklarının ana nedenleri; doğuştan gelen kalp kapak hastalıkları, küçük yaşta geçirilen romatizmal ateş, enfeksiyonlar, yaşlılığa bağlı bozulmalar, koroner kalp hastalıkları ve aort anevrizmasıdır.
Kalp Kapak Hastalıkları Nedir?
Kalp kapak hastalıkları en sık Mitral ve Aort kapakta görülür. Daha az sıklıkta Pulmoner ve Triküspit kapak tutulur. Dejeneratif (yıpranmaya bağlı) kalp kapak hastalıkları sıklıkla Aort Kapakta Darlık, Mitral kapakta ise yetmezlik şeklinde görülür. Kalp kapak hastalıkları cerrahi aşamaya geldiklerinde, çoğu kez hem stenoz (darlık) hem de yetmezlik oluşturur. 70 yaş üzerinde Aort Kapak Darlığı sıklığı artmaktadır. Bu sağlıklı toplumlarda yaş ortalamasının artması ile eşgüdümlü olmaktadır.
Başlıca kalp kapak hastalıkları isimlerini şu şekilde sayabiliriz;
- Aort Kapak Darlığı
- Aort Kapak Yetmezliği
- Mitral Kapak Darlığı
- Mitral Kapak Yetmezliği
- Mitral Kapak Prolapsusu
- Triküspit Kapak Darlığı
- Triküspit Kapak Yetmezliği
- Pulmoner Kapak Darlığı
- Pulmoner Kapak Yetmezliği
- Kombine Kapak Hastalıkları
Kalp Kapak Hastalıklarında Belirtiler
Kalp kapak hastalıkları erken dönemde hiç belirti vermeyebilir ve hastalar uzun dönem boyunca hastalıklarının farkında olmayabilir. Ancak kalp rahatsızlığı arttıkça, hastalarda belirtiler de çıkmaya başlar. Nefes darlığı, çarpıntı, ritim bozukluğu, göğüs ağrısı, göğüste sıkışma hissi, fenalık hissi, bayılma, dengesizlik, halsizlik, bacaklarda şişlik, kanlı balgam tükürme, sırt üstü yatamama tipik bir kalp kapak hastalığı belirtisi olabilir. Bu belirtilerin bir kaçı genellikle aynı anda bulunur. Kalp kapak hastalıkları belirtilerinin belirginleşmesi, cerrahi karar aşamasında önemli rol oynar.
Kalp kapak hastalıkları belirtilerinin, hangi kalp kapağının veya kapaklarının tutulduğu, kapakçıklarda hangi sorunu ortaya çıkardığına göre değişebileceği unutulmamalıdır.
Kalp Kapak Hastalıkları Tanı Yöntemleri Nelerdir?
Yakınmaları nedeni ile bir kardiyoloğa başvuran hastaya çekilecek ekokardiyografi ve anjiyografi ile kapak hastalığı teşhisi konulabilir. Cerrahi gerektirmeyen kapak hastalıkları, periyodik ekokardiyografik incelemeler ile takip edilirler. Kimi zaman da başka bir kalp hastalığının araştırılması sırasında tesadüfen kapak hastalığı tanısı da konabilir.
Kalp Kapak Hastalıkları Nasıl Tedavi Edilir?
Kalp kapak hastalıkları tedavisinde, hastanın şikayetleri, fiziki muayenesi ve gerekli tetkiklerin sonuçları kritik önem taşımaktadır. Cerrahi gerektirmeyen kapak hastalıklarında, medikal tedaviler ve periyodik ekokardiyografi ile hastalar uzun dönem takip edilebilmektedir. Kapak hastalıklarının tedavi protokolünde mutlaka eşlik eden hastalıkların da (ritim bozukluğu, tansiyon, şeker hastalığı vb.) belirlenmesi ve yakından takibi önemlidir. Hastanın yaşı, genel durumu, geçmiş sağlık öyküsü, kullandığı ilaçlar, beslenme ve yaşam tarzı göz önünde bulundurularak tedavi planlaması yapılmalıdır. Ancak kapak rahatsızlığının derecesi artık cerrahiyi gerektiriyor ise uygun ameliyat planlaması yapılmaktadır. Kapak ameliyatları genel olarak; Replasman (Değiştirme) veya Rekonstrüksiyon (Tamir) şeklinde yapılmaktadır. Kalp kapak hastalıklarının cerrahisinde öncelikli olarak hastanın kendi kapağının tamir edilmesi tercih edilir. Kapak tamiri hastalar için en ideal yöntem olarak gösterilmektedir. Yeni geliştirilen teknikler ve teknolojideki ilerleme sayesinde, artık birçok kalp kapakçığı tamir edilebilmektedir. Böylelikle hastalar kendi orjinal kapakçığı ile hayatlarını sürdürürler ve ömür boyu kullanılan, kanı sulandıran ilaçlara gerek kalmaz. Eğer hastalarda kapak değişmesi durumu söz konusu olursa, takılacak kapakçığın en yeni ve en uzun süre dayanıklı olması özelliğine dikkat edilir.
Kalp Kapak Hastalıkları ile ilgili Sık Sorulan Sorular
1- Kalp kapak cerrahisi sonrası kalıcı bir iyileşme sağlanabilir mi?
Evet, kalp kapak cerrahisi doğru endikasyon ve başarılı bir operasyon sonrası genellikle kalıcı iyileşme sağlar. Ancak, yaşam tarzı değişiklikleri ve düzenli kontrollerle sağlığın korunması önemlidir.
2- Kalp kapak cerrahisi için yaş sınırı var mıdır?
Kalp kapak cerrahisi için kesin bir yaş sınırı yoktur. Hastanın genel sağlık durumu, ameliyat için uygunluk değerlendirmesi yapılır ve cerrahiye karar verilir. Yaş yerine fiziksel durum daha belirleyicidir.